- Fetih günü Haris b. Hişam'ın kızı ve İkrime b. Ebî Cehl'in karısı Ümmü Hakim geldi, müslüman oldu. Sonra Hz. Peygamber'e,
‘İkrime öldürülmekten korktuğu için Yemen'e kaçtı. Ona eman ver', dedi. Hz. Peygamber (s.a.v) de,
‘İkrime emniyettedir', dedi. Böylece Ümmü Hakim, İkrime'yi geri çevirmek için yola çıktı. Beraberinde Rum asıllı bir kölesi de vardı. Kölesi ona yolda sarkıntılık etti. Ümmü Hakim de onu kandırmak kabilinden bazı sözler sarfediyordu. Ta ki, Ak kabilesinden bir guruba rastlayıncaya kadar. Onlardan yardım istedi. Onlar o köleyi bağladılar. Ve Ümmü Hakim, İkrime'ye yetişti. İkrime Tehame sahillerinden birisine varmıştı ve gemiye binmişti. Ümmü Hakim gemiye yaklaşıp, İkrime'ye,
'gel kurtul', dedi. İkrime,
‘kurtulmam için ne demem gerek?' diye sordu. Ümmü Hakim,
‘Allah'tan başka ilah yoktur de', dedi. İkrime de,
‘zaten ben bu yüzden kaçtım', dedi. Ümmü Hakim ısrar ederek şöyle dedi:
‘Ben akrabalık bağlarını gözeten, insanların en doğrusunun, en hayırlısının yanından geliyorum. Sakın kendini tehlikeye atma'. Ümmü Hakim ona iyice yaklaşıp,
‘ben senin için Hz. Peygamber'den eman aldım', dedi. İkrime,
‘gerçekten eman aldın mı?' diye sordu. Ümmü Hakim,
evet, ben onunla konuştum, sana eman sözü verdi, dedi. Böylece İkrime, hanımı Ümmü Hakim'le beraber geri döndü ve hanımı kendisine kölesiyle kendi arasında geçen olayı anlattı. İkrime de o köleyi öldürdü. O sırada daha müslüman olmamıştı.[1]
[1] Vakidi, İbn Asakir (Abdullah b. Zübeyr'den); Hakim, Müstedrek, III/241
Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/160.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yaptığınız için teşekkürler