17 Nisan 2022 Pazar

Sehl b. Sa'd ve Başkalarının İslâmî Ameller Üzerine Biat Etmeleri

 



- Sehl b. Sa'd şöyle anlatıyor: Ben, Ebu Zer, Übâde b. Sâmit, Ebu Said el-Hudrî ve Muhammed b. Mesleme hep birlikte Hz. Peygamber'e biat ettik. Yanımızda bir altıncı kişi daha vardı. Biz, Allah yolunda hiç bir kınayıcının kınamasına kulak asmamak şartıyla biat ettik. Fakat altıncı kişi daha sonra Hz. Peygamber'den bu konuda affını talep etti. Hz. Peygamber (s.a.v)  de onu affetti.[1]

- Übâde b. Sâmit şöyle anlatıyor: Ben de Hz. Peygamber'e biat eden o altı kişiden biriydim. Biz hepimiz Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmamak, çalmamak, zina etmemek, hak dışında Allah'ın haram kıldığı kimseleri öldürmemek, kimsenin malını yağmalamamak ve Allah'a isyan etmemek hususlarında biatta bulunup söz vermiştik. Hz. Peygamber (s.a.v)  de bunun karşılığında bize cennet va'detmiş ve bunlardan birinde sözümüzde durmayacak olursak hükmün Allah'a ait olduğunu söylemişti.[2]

- Yine Übâde b. Sâmit anlatıyor: Biz Hz. Peygamber'in yanında bulunuyorduk ki ‘Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek üzere bana biat ediniz' buyurdu ve şunları ekledi: ‘Kim bu biatında durursa onun mükâfaatı Allah Teala'ya aittir. Kim de bunlardan birini gizlice terkederse onun hesabı da Allah'a havale edilmiştir. O dilerse azap eder, dilerse affeder'[3]



________________________________________

[1]Kenz I/82 (Şaşi ve İbnAsakir'den); Heysemi VII/264 (Taberani'den. Ancak ‘Bu rivayette bulunan Abdulmüheymin b. Ayyaş zayıftır' der).

[2]Kenz I/82 (Müslim'den).

[3]Kenz I/82 (İbnCerir'den).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/233-234.

16 Nisan 2022 Cumartesi

Übâde b. Sâmit ve Bazı Sahabelerin Birinci Akabe'de Hz. Peygamber'e Biat Etmeleri

 



- Übâde b. Sâmit şöyle anlatıyor: Biz birinci Akabe'de onbir kişiydik. Kadınların yaptığı biat gibi biz de Hz. Peygamber'e biat ettik. Bizim bu biatımız savaşlar olmazdan önce olmuştu. Biz ona, Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmamak, çalmamak, zina etmemek, iftira etmemek, çocuklarımızı öldürmemek ve herhangi bir marufta ona isyan etmemek üzere biat ettik. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  ‘Bu şartları yerine getiren için cennet vardır. Bunlardan birisini terkedenin hesabı Allah'a aittir. O, dilerse azap eder, dilerse bağışlar.'[1]



________________________________________

[1]Kenz I/82 (İbn İshak, İbnCerir ve İbnAsakir'den); Bidaye III/150 (Müslim ve Buhari'de de bunun bir benzerinin rivayet edildiği yazılıdır).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/234.

15 Nisan 2022 Cuma

3. FASIL: HİCRET ÜZERİNE BİAT EDİLMESİ

 


Ya'lâ b. Münye'nin Babası Adına Biatta Bulunması

- Ya'lâ b. Münye şöyle anlatıyor: Mekke'nin fethinin ikinci gününde Hz. Peygamber'e giderek

‘Ey Allah'ın Rasûlü! Benden babam adına ve hicret üzerine biat al!' dedim. Hz. Peygamber (s.a.v) de

‘Ben onun adına cihat üzerine biat alırım. Çünkü hicret fetih gününde son bulmuştur' buyurdu.[1]

________________________________________

[1]Beyhaki IX/16; Daha önce geçen Cerir hadisinde ‘Şirkten arınacaksınız' ibaresi de vardı; Beyhaki IX/13 (Cerirhidisinde şu da bulunmaktadır: ‘Mü'mine nasihat edip müşriklerden ayrılmak şartıyla, biat edeceksiniz').

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/235.

Hendek Savaşı'nda Hz. Peygamber'in Bazı Kimselerden Hicret Üzere Biat Alması

 



- el-Hâris b. Ziyad es-Sâidî şöyle anlatıyor: Hendek günü Hz. Peygamber'in yanına gittim. Halk kendisine hicret üzerine biat ediyordu. Ben onların bu biata davet edildiklerini zannettim ve 

‘Ey Allah'ın Rasûlü! Şu hicret üzerine benim de biatımı al!' dedim. Hz. Peygamber (s.a.v)  

‘Bu kimdir?' buyurdular. Bu soruya ben cevap verdim ve 

‘Ben Havt b. Yezid'in (ya da Yezid b. Havt'ın) amcası oğluyum' dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  

‘Ben sizden hicret üzerine biat alamam. Çünkü halk sizin yanınıza hicret ediyor. Siz kendinize hicret edemezsiniz. Nefsimi kudret elinde bulunduran Allah'a yemin ederim ki, Ensar'ı sevdiği halde kendisine kavuşan herkesi Allah sever. Aksine Ensar'a buğzeden hiç kimse yoktur ki öldüğünde Allah da ona buğzetmesin.[1]

- Hendek savaşından hemen önce, hendek kazmak için toplanan halk Hz. Peygamber'e hicret üzerine biat ettiler. Biat tamamlandıktan sonra Hz. Peygamber (s.a.v)  şunları söyledi: ‘Ey Ensar! Siz hicret üzerine biat etmeyiniz. Çünkü halk (Muhacirler) hicret ederek size (Medine'ye) geliyorlar. Fakat şunu biliniz ki kim Ensar'ı sevdiği halde Allah'a kavuşursa Allah da onu sever. Kim de Ensar'a buğzederek O'na ulaşırsa Allah da ona buğzeder.[2]



________________________________________

[1]Kenz VII/134 (İmam Ahmed, Buhari Tarih'inde, İbnEbiHayseme, Ebu Avane, Begavi, Ebu Nuaym ve Taberani'den); İsabe I/279 (Ebu Davud'dan naklen); Heysemi X/38 (Ahmed ve Taberani'nin birçok senetlerle rivayet ettiğini söyler).

[2]Heysemi X/38 (Taberani'den o da Ebu Üseyd es-Saidi'den).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/235.

14 Nisan 2022 Perşembe

4. FASIL: HZ. PEYGAMBER'İN KİŞİLERİ İKİŞER İKİŞER İSLÂMA DAVETİ

  Hz. Peygamber'in Ebu Süfyan ile Hanımı Hind'i İslâm'a Davet Etmesi

Ebu Süfyan, Hind'i terkisine alarak kendisine ait bir araziye gitti. Ben de onların önlerinde yürüyordum. Gençtim, bir merkebe binmiştim. Aniden Rasûl-ü Ekrem'in sesini işittik (veya Rasûlullah (a.s.m) gelerek bize yetişti). Ebu Süfyan “Ey Muaviye! Merkebden in, ona Muhammed binsin!” dedi. Merkebden indim, Rasûl-ü Ekrem (a.s.m)ona bindi. Önümüzden biraz gittikten sonra bize dönüp bakarak şunları söyledi:

“Ey Harb'in oğlu Ebu Süfyan! Ey Utbe'nin kızı Hind! Allah'a and içerim ki siz öleceksiniz, sonra haşre gönderileceksiniz. İhsan eden kimse cennete, kötülük yapan da cehenneme gidecektir. Ben size hakkı söylüyorum. Siz benim ilk uyardığım kimselersiniz!”. Bunları söyledikten sonra Rasûl-ü Ekrem (a.s.m)Fussilet suresinin 1. ayetinden 11. ayete kadar olan bölümü okudu. Ebu Süfyan

“Ey Muhammed! Sözün bitti mi?” diye sordu. Rasûl-ü Ekrem (a.s.m)

“evet” dedi, sonra Rasûlullah (a.s.m) merkebden indi, ben merkebe bindim. Hind, Ebu Süfyan'a yönelerek

“Sen bu sihirbaz için mi oğlumu merkebden indirdin?” dedi. Ebu Süfyan

“Hayır! Allah'a yemin ederim, o sihirbaz da değildir, yalancı da değildir” dedi.[1]

[1] İbn Asakir, (Muaviye'den); Kenz, VII/94; Tabarani ve Heysemi, VI/20, (Ravileri Humeyd b. Münheb müstesna güvenilirdir, onu ise tanımıyorum).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/69.

12 Nisan 2022 Salı

Hz. Peygamber'in Ensar'dan Oniki Vekil Seçmelerini İstemesi

 



- Hz. Peygamber (s.a.v)  Ensar'a hitap ederek ‘İçinizden oniki kişi seçiniz. Bunlar kavimleri içerisinde kalmakla birlikte benim vekillerim olsunlar' buyurdu. Bunun üzerine Ensar dokuzu Hazrec, üçü de Evs kabilesinden olmak üzere oniki kişi seçtiler.[1]



________________________________________

[1]Bidaye III/160 (İbn İshak'tan, o da Ka'b'dan); Mecma VI/42 (İmam Ahmed ve Taberani'nin de uzun olarak rivayet ettiği kaydedilir); Heysemi VI/45; Hafız VII/157 (‘Hadisi İbn İshak rivayet etmiştir; İbnHibban da ondan tashih etmiştir' denir).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/238.

9 Nisan 2022 Cumartesi

Ebu'l-Heysem'in Biat Ettikten Sonra Arkadaşlarıyla Konuşması

 



- Hz. Peygamber'e ilk biat eden kişi Ebu'l-Heysem b. Teyyihan'dır. Bu zat Hz. Peygamber'e şunları söyledi: 

‘Ey Allah'ın Rasûlü! Daha önceleri bizimle halk arasında bazı andlaşmalar vardı. Zannediyorum ki biz bunları keseceğiz. Sonra sen de kavmine dönecek olursan bu andlaşmaları bozduğumuzdan dolayı onlara savaş açmış oluruz'. Bu söz üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  güldü ve ona şöyle dedi: 

‘Kanınız kanımız, kanlarının dökülmesini helal saydıklarınız benim de dökülmesini helal saydığımdır'. Hz. Peygamber'in bu sözlerinden çok hoşlanan Ebu'l-Heysem arkadaşlarına dönerek şunları söyledi: 

‘Ey kavmim! O, Allah'ın Rasûlü'dür. Şahitlik ederim ki o doğrudur. Ve o bugün Allah'ın hareminde ve O'nun emniyeti altında bulunmaktadır. Kendi kavminin ve aşiretinin arasındadır. Biliniz ki eğer peygamberi Medine'ye getirecek olursanız bütün Araplar hep birlikte karşımıza dikileceklerdir. Eğer Allah yolunda savaşmayı, mal ve evlatlarınızın elinizden çıkmasını göze alabiliyorsanız onu memleketinize davet ediniz. Çünkü o gerçekten Allah'ın Rasûlü'dür. Eğer onu yardımsız bırakmaktan korkuyorsanız hiç getirmeyiniz!' Bu sözleri dinleyen Ensar da 

‘Biz Allah'tan ve Rasûlü'nden duyduklarımızı kabul ettik. Ey Allah'ın Rasûlü! Biz, bizden istediklerinin hepsini sana veriyoruz. Sen ey Eba'l-Heysem! Peygamber'le aramızdan çekil de ona biat edelim' dediler. Ebu Heysem de 

‘İlk biat eden kişi benim' dedi. Sonra diğerleri de kalkarak Hz. Peygamber'e biat ettiler.[1]



________________________________________

[1]Heysemi VI/47 (Taberani'den, o da mürsel olarak Urve'den).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/238-239.

6 Nisan 2022 Çarşamba

Abbas b. Übâde'nin Biat Anındaki Sözleri

 



- Ensar, Hz. Peygamber'e biat etmek üzere bir araya geldiklerinde Abbas b. Übâde b. Nedle

‘Ey Hazrecliler topluluğu! Şu kişiye (Hz. Peygamber) hangi konularda biat ettiğinizi biliyor musunuz?' diye sordu. Onların ‘Evet!' demesi üzerine de şunları söyledi: 

‘Siz kızıl, siyah ne kadar insan varsa hepsiyle savaşmayı göze alarak ona biat ediyorsunuz. Eğer mallarınıza bir musibet dokunduğunda, ileri gelenleriniz öldürüldüğünde onu düşmanlarına teslim edecekseniz hiç götürmeyiniz daha iyi. Çünkü,andolsun ki böyle birşey hem bu dünyada hem de âhirette sizin için bir utanç olacaktır. Fakat siz mallarınız elinizden çıksa, ileri gelenleriniz öldürülse dahi onun söylediklerini harfiyyen yerine getireceğinize söz veriyor ve bu konuda kendinize güveniyorsanız onu götürebilirsiniz. Allah'a yemin ederim ki işte bu durum sizin için hem bu dünyada hem de âhirette bir hayır olacaktır'. Ensar 

‘Biz onu, mallarımızın elimizden alınması ve ileri gelenlerimizin öldürülmesi ihtimaline rağmen kabul ediyoruz' dediler. Sonra da Hz. Peygamber'e dönerek 

‘Ey Allah'ın Rasûlü! Bu söz verdiklerimizi yerine getirirsek bizim için ne vardır?' diye sordular. Hz. Peygamber (s.a.v)  de 

‘Cennet vardır' buyurdular. Bunun üzerine Ensar 

‘Elinizi uzatınız ey Allah'ın Rasûlü!' dediler. Hz. Peygamber (s.a.v)  elini uzattı, onlar da biat ettiler.[1]

- Daha sonra Hz. Peygamber, 

‘Herkes kendi yükünün yanına gitsin!' buyurdular. Abbas b. Übâde

‘Ey Allah'ın Rasûlü! Seni hak Peygamber (s.a.v)  olarak gönderen Allah'a yemin ederim ki eğer istersen biz yarın kılıçlarımızla Mina'dakilere hücum ederiz' dedi. Hz. Peygamber (s.a.v)  de buna karşılık 

‘Biz henüz böyle birşeyleemrolunmadık. Siz yüklerinizin başına gidiniz!' buyurdu.[2]



________________________________________

[1]Bidaye III/164 (İbn İshak'tan, o da Asım b. Ömer b. Katade'den).

[2]Bidaye III/164 (İbn İshak'tan, o da Ma'bed b. Ka'b vasıtasıyla kardeşi Abdullah'tan).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/239.

4 Nisan 2022 Pazartesi

5. FASIL: CİHAD ÜZERİNE BİAT EDİLMESİ

 



- Hz. Peygamber (s.a.v)  hendek kazmakta olanları ziyaret etmek için bir sabah evinden çıkmıştı. Oraya vardığında sabahın o soğuk saatında hendek kazmakta olan Ensar ve Muhacirleri gördü. Bunlar müslümanların kendi yerlerine çalışmak üzere gönderebilecek bir köleye sahip olamayanlarındandı. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  

‘Ey Allah'ım! Asıl hayat, âhiret hayatıdır. Ensar ve Muhacirleri bağışla!' Orada çalışmakta olanlar da şöyle bir şiirle karşılık verdiler: 

‘Biz yaşadığımız sürece cihat üzerine Muhammed'e biat etmiş kimseleriz.'[1]



________________________________________

[1]Cem'ü'l-Fevaid II/51 (Müslim ve Tirmizi'nin rivayet ettiği zikredilmektedir).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/240.

3 Nisan 2022 Pazar

6. FASIL: ÖLÜM ÜZERİNE BİAT YAPILMASI

 



Seleme b. el-Ekvâ'nın Hz Peygamber'e Ölüm Üzerine Biat Etmesi

- Seleme b. el-Ekvâ şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber'e biat ettikten sonra gidip bir ağacın gölgesine oturdum. Halk çekildikten sonra Hz. Peygamber (s.a.v)  bana 

‘Ey Ekvâ'nın oğlu! Biat etmez misin?' dedi. 

‘Ey Allah'ın Rasûlü! Biat ettim ya!' deyince de 

‘İkinci kez' buyurdular. Bunun üzerine ben de ikinci defa olarak biat ettim. Biz o gün ölüm üzerine biat etmiştik.[1]

- Harre günü[2] bir kişi Abdullah b. Zeyd'e gelerek 

‘İbnHanzele çevresindekilerden ölüm üzerine biat alıyor' dedi. Bunun üzerine Abdullah b. Zeyd şunları söyledi: 

‘Ben bu hususta Hz. Peygamber'den sonra hiç kimseye biat etmem. Ölüm üzerine biatı Hz. Peygamber (s.a.v)  almıştır.[3]



________________________________________

[1] Aynı VII/16 (Müslim, Nesai ve Tirmizi'nin de rivayet ettiği zikredilmektedir); Beyhaki VII/146; İbnSa'd IV/39

[2] Bu gün İslam tarihinde meşhur bir gündür. Harre Medine'nin hemen dışında siyah taşlı bir arazinin adıdır. Yezid b. Muaviye devrinde Şam askerleri bu Harre gününde Medine'yi yağmalamışlardır. Bu ordunun kumandanı Müslim b. Ukbe el-Mürri olup ashab ve tabiinle savaşmak üzere gelmişti. Bu olay Hicri 63 senesi Zilhicce ayında meydana gelmiştir. Bu olayın akabinde Yezid helak olmuştur.

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/241.

[3] Aynı VII/15 (Abdullah b. Zeyd'den. Ayrıca Müslim'in de rivayet ettiği zikredilir); Beyhakı VIII/146.

2 Nisan 2022 Cumartesi

7. FASIL: DİNLEMEK VE İTAAT ETMEK HUSUSLARINDA HZ. PEYGAMBER'E BİAT EDİLMESİ

 




Übâde b. Sâmit'in Bu Konudaki Konuşması

- Bir toplantıda ortaya su katılmış şaraplar getirildi. Übâde b. Sâmit de orada bulunuyordu; kalktı, şarap dağarcıklarını delip içindekileri akıtarak şunları söyledi: ‘Biz Hz. Peygamber'e şu hususlarda biat ettik: Üzüntülü ve neşeli anlarımızda kendisini dinlemek ve ona itaat etmek. Darlıkta ve bollukta infakta bulunmak; iyiliği emredip kötülükten alıkoymak. Allah yolunda hiç bir kınayıcının kınamasından korkmamak. Hz. Peygamber'in Medine'ye gelmesi halinde kendi nefislerimizi, hanımlarımızı, çocuklarımızı koruduğumuz gibi onu da korumak ve kendisine yardımcı olmak! İşte bu, Hz. Peygamber'in bizimle yapmış olduğu biattır.[1]

- Übâde b. Sâmit şöyle anlatıyor: Biz Hz. Peygamber'e savaş üzerine biat yaptık. Sıkıntılı ve sevinçli zamanlarımızda, hoşumuza giden ve gitmeyen her durumda onu dinleyip kendisine itaat edecektik. Hak sahipleriyle çekişmeyecek ve nerede olursak olalım hakkı söyleyip Allah yolunda hiç bir kınayıcının kınamasından korkmayacaktık.[2]



________________________________________

[1]Bidaye III/163 (Beyhaki'den o da Abdullah b. Rafi'den).

[2]Bidaye III/163 (Yunus, İbn İshak'tan, o Übade b. el-Velid b. Übade'den, o da babasından); Terğib IV/3 (Buhari ve Müslim'in de rivayet ettiği zikredilir).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/242.

1 Nisan 2022 Cuma

Cerir b. Abdullah'ın Dinlemek, İtaat Etmek ve Müslümanlara Nasihat Üzerine Biat Yapması

 




- Cerir (r.a.) şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber'e kendisini dinlemek ve ona itaat edip, müslümanlara nasihat etmek üzere biat ettim. Hz. Peygamber'e gidip şöyle demiştim: 

‘Sana, hoşuma giden ve gitmeyen konularda seni dinlemek ve itaat etmek üzere biat ediyorum'. Hz. Peygamber (s.a.v)  de bana şöyle sordu: 

‘Buna güç yetirebilecek misin? Sen bundan vazgeç de gücünün yetebileceği hususlarda biat et!' Bunun üzerine ben de 

‘Gücüm yettiği kadarıyla' ibaresini kullanarak tüm müslümanlaranasihatta bulunmak üzere Hz. Peygamber'e biat ettim.[1]

- Cerir b. Abdullah Hz. Peygamber'e kendisini dinlemek, ona itaat etmek ve her müslümana nasihat etmek üzere biat etmişti. Bu zat birşey sattığında veya aldığında karşısındakine ‘Bizim için senden almış olduğumuz sana verdiğimizden daha sevimlidir. İstersen ver, istemiyorsan da verme!' derdi.[2]



________________________________________

[1]Kenz I/82 (İbnCerir'den).

[2]Terğib III/237 (Ebu Davud ve Nesai'den naklen. Onlar da Cerir b. Abdullah'tan).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/242-243.

31 Mart 2022 Perşembe

Utbe b. Abd'in Hz. Peygamber'e Biatı

 

Hz. Peygamber'in de Ona “Gücüm Yettiğince de!” Buyurması

- Utbe b. Abd şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber'e kendisini dinlemek ve ona itaat etmek hususunda biat ettiğimizde o bize “Gücüm yettiği kadarıyla' şartını kullanın!” buyurmuştu.[1]

- Yine Utbe b. Abd anlatıyor: Hz. Peygamber'e yedi defa biat ettim. Beşi itaat, diğer ikisi de muhabbet üzerine idi.[2]

________________________________________

[1]Kenz I/83 (Buhari, İbn Ömer'den. Ayrıca Nesi ve İbnCerir'in de bunu mana olarak rivayet ettiği zikredilir).

[2]Kenz I/83 (Begavi, Ebu Nuaym ve İbnAsakir'den naklen).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/243.

30 Mart 2022 Çarşamba

8. FASIL: KADINLARIN BİATTA BULUNMASI

 



Ensar Hanımlarının Medine'ye Teşrif Eden Hz. Peygamber'e Biat Etmeleri

Hz. Peygamber (s.a.v)  Medine'ye teşrif ettiklerinde Ensar hanımlarının bir evde toplanmalarını emretti. Sonra onlara Hz. Ömer'i gönderdi. Hz. Ömer kapıda durarak onlara selam verdi: Kadınlar onun selamını aldılar. Ömer 

‘Ben Hz. Peygamber'in, size gönderilmiş olan elçisiyim?' dedi. Bunun üzerine kadınlar 

‘Hem Allah'ın Rasûlü'ne ve hem de onun elçisine merhabalar olsun!' dediler. Ömer onlara 

‘Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmamak, çalmamak, zina etmemek, çocuklarınızı öldürmemek, iftira etmemek ve güzel ve iyi şeylerde ona isyan etmemek hususlarında biat ediyor musunuz?' diye sordu. Onlar da 

‘Evet!' dediler. Böylece Hz. Ömer kapının dışında, onlar da içerde bulundukları halde ellerini uzattılar. Bundan sonra Hz. Ömer şunları söyledi: 

‘Ey Rabb'im! Sen şahit ol! Hz. Peygamber (s.a.v)  sizlere hayzı görmeye başlayıp bulûğa ermiş kızlarınızı bayramlarda çıkarabileceğinizi söyledi. Siz kadınların, cenazelerin arkasından gitmenizi yasakladı. Ayrıca sizin için cuma namazı da farz değildir'. Daha sonra iftiranın ve güzel, iyi işlerde isyanın manasını soran ÜmmüAtiyye'ye Hz. Ömer 

‘Bu cenazelere ağıt yakmaktır' cevabını verdi.[1]

- SelmâbintiKays şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.v)  Medine'ye geldiğinde Ensar'dan bazı kadınlarla birlikte giderek ona biat ettim. Hz. Peygamber, Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmayacağımıza, çalmayacağımıza, zina etmeyeceğimize, çocuklarımızı öldürmeyeceğimize, iftirada bulunmayacağınıza, güzel ve iyi şeylerde kendisine isyan etmeyeceğimize dair bizden söz aldı. Ayrıca bize kocalarımıza hile yapmamamızı da söyledi. Bundan sonra ona biat edip döndük. Ben o hanımlardan birisine 

‘Hz. Peygamber'e tekrar git ve ona kocalarımıza hile yapmamızdan ne kastettiğini sor!' dedim. Kadın Hz. Peygamber'den bunu sorduğunda o şöyle buyurdu: 

‘Malını ondan habersiz alıp başkalarına vermenizdir.'[2]

- Hz. Peygamber (s.a.v)  kendisine biat için gelen müslüman kadınlardan şu âyet-i kerimeye uygun olarak biat alıyordu.

‘Ey peygamber! Mü'min kadınlar sana gelerek, Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleri ve ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, iyi, güzel şeyler hususunda sana isyan etmemek şartıyla biat edip söz verirlerse, onların biatlarını kabul et ve onlar için mağfiret dile. Çünkü Allah çok bağışlayıcı ve çok esirgeyicidir.'[3]

- Hufeylebinti Ubeyd b. el-Hâris şöyle anlatıyor: Ben ve annem Karîrebinti el-Hâris, Muhacir kadınlardan bir grupla birlikte Hz. Peygamber'e giderek biatta bulunduk. Hz. Peygamber, kendisi için kurulmuş kıldan yapılma bir çadırda oturuyordu. O bizden ayette belirtildiği şekilde biat aldı (Mümtehine: 60/12). Biz bunları kabul ettiğimizi söyleyip ellerimizi ona uzattığımızda Hz. Peygamber (s.a.v)  ‘Ben kadınların ellerine dokunmam!' buyurdular. Bunun üzerine bizi bağışlamasını istedik. İşte bizim biatımız bu şekilde gerçekleşmişti.[4]

- ÜmeymebintiRukeyka şöyle anlatıyor: Bir grup kadınla birlikte Hz. Peygamber'e gidip biatta bulunduk ve şöyle dedik: 

‘Ey Allah'ın Rasûlü! Sana, Allah'a ortak koşmamak, çalmamak, zina etmemek, çocukları öldürmemek ve kimseye iftirada bulunmamak, güzel şeylerde sana isyan etmemek üzere biat ediyoruz!' Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  

‘Gücünüzün yettiği kadarıyla biat etmiş olunuz!' buyurdular. Biz de 

‘Allah ve O'nun Rasûlü (s.a.v)bizim kendimize bizden daha merhametlidirler. Ey Allah'ın Rasûlü! Uzat elini de sana biat edelim!' dedik. Hz. Peygamber (s.a.v)  

‘Ben kadınların elini tutmam. Ayrıca bir kadına söyleyeceklerimle yüz kadına söyleyeceklerim arasında da fark yoktur' buyurdular.[5]



________________________________________

[1]Heysemi VI/38 (İmam Ahmed. Ebu Ya'la ve Taberani, ÜmmüAtiyye'den); Mecma VI/38 (Ebu Davud'un çok kısa olarak rivayet ettiği zikredilir); Kenz I/81 (Hadisin Buhari tarafından da muhtasar olarak rivayet edildiğini söyler).

[2]Heysemi VI/38 (Ahmed. Ebu Ya'la ve Taberani'den naklen). Selma bintiKays, Beni Adiyy b. Neccar kabilesine mensup bir kadın olup Hz. Peygamber'in de teyzesidir. Selma, Hz. Peygamber'in arkasında her iki kıbleye yönelerek namaz kılmıştır.

[3]Mümtehine: 60/12; İbn Kesir IV/353 (İmam Ahmed, AişebintiKudame'den).

[4]Heysemi VI/39 (Taberani'nin el-Kebir'inden. Heysemi burada şöyle der: ”Bu hadisin ravileri arasında bulunan Musa b. Ubeyde zayıftır').

[5]İsabe IV/240 (İmam Malik'ten İbnHibban'ın tashihiyle. Ayrıca Tirmizi ve başkalarının da muhtasar olarak rivayet ettikleri kaydedilir)

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/244-245.

29 Mart 2022 Salı

UmeymebintiRukeyka'nın İslâm Üzerine Biat Etmesi

 



- UmeymebintiRukeyka Hz. Peygamber'e giderek ‘Sana, Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmayacağıma, hırsızlık yapmayacağıma, zina etmeyeceğime, çocuğumu öldürmeyeceğime, kimseye iftira atmayacağıma, ölülerin arkasından ağıt yakmayacağıma, câhiliye döneminde olduğu gibi açık-saçık gezmeyeceğime dair biat ediyorum' dedi.[1]



________________________________________

[1]Mecma VI/37 (Taberani'den. Hadis Abdullah b. Amr'dan gelmektedir); İbn Kesir IV/352 (Nesai, İmam Ahmed, İbnMace ve Tirmizi'nin de rivayet ettiği zikredilir).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/245-246.

28 Mart 2022 Pazartesi

FâtımâbintiUtbe'nin Hz. Peygamber'e Biatta Bulunması

 



- Utbe b. Rabîa'nın kızı Fâtımâ Hz. Peygamber'e gelerek biat etti. Hz. Peygamber (s.a.v)  MümtehineSûresi'nin 12. âyetindeki şartlar üzerine ondan biat aldı. O utandığından elini başının üzerine koydu. Onun bu durumu Hz. Peygamber'i hayrete düşürdü. Hz. Âişe ona 

‘Ey kadın! Hz. Peygamber'in dediklerini aynen tekrar et! Allah'a yemin ederim ki biz de ona bu şartlar altında biat ettik' dedi. Bunun üzerine Fâtımâ

‘Öyle ise evet!' diyerek ayetteki hükümleri tekrarlayarak Hz. Peygamber'e biat etti.[1]



________________________________________

[1]Mecma VI/37 (Ahmed ve Bezzar'dan naklen).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/246.

Hâyil'in Kızı Azze'nin Hz. Peygamber'e Biat Etmesi

 



- Hâyil kızı Azze şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber'e giderek ona biat ettim. O da zina etmemek, hırsızlık yapmamak, gizli veya açık çocuklarımı diri diri toprağa gömmemek ve onları öldürmemek şartlarıyla benden biat aldı. Açıkça gömülme olayını biliyordum. Fakat gizli olarak gömmenin ne olduğunu anlayamadım. Bunu Hz. Peygamber (s.a.v)  de açıklamadığı gibi ben de gidip kendisinden sormadım. Fakat bana öyle geliyor ki bu bile bile çocuğunu düşürmek demektir. Bunun için de Allah'a yemin ederim ki hiç bir zaman çocuğumu düşürmeye çalışmayacağım.[1]



________________________________________

[1]Heysemi VI/39 (Taberani bunu Esvat'ında Ata b. Mes'ud el-Ka'bi'den rivayet etmiştir).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/246.

26 Mart 2022 Cumartesi

Utbe'nin Kızı Fâtımâ ile Kızkardeşi ve Ebu Süfyan'ın Hanımı Hind'in Biat Etmeleri


- Utbe kızı Fâtımâ şöyle anlatıyor: Kardeşim Ebu Huzeyfe beni ve kızkardeşimHind'i biat etmemiz için Hz. Peygamber'e götürdü. Hz. Peygamber (s.a.v)  bu biatta bize bazı şartlar koştu ve bizden söz aldı. Ben Hz. Peygamber'e şöyle dedim: 
‘Ey amcam oğlu! Sen kavminin kadınlarında zina etmek, hırsızlık yapmak ve iftira etmek gibi çirkin şeylere hiç rastladın mı ki bize bunları şart koşuyorsun?' Bunun üzerine kardeşim Ebu Huzeyfe 
‘Sus ve Hz. Peygamber'e biat et. Çünkü Hz. Peygamber'e bu şartlar dâhilinde biat yapılır!' dedi. Daha sonra kızkardeşimHind
‘Hırsızlık yapmamak hususunda sana söz veremem. Çünkü ben kocamın malından çalıyorum' deyince Hz. Peygamber (s.a.v)  onun biatını kabul etmekten vazgeçti ve Hind'in kocası Ebu Süfyan'a haber göndererek ondan helallik istetti. Ebu Süfyan da 
‘Yaş mallar için kendisine müsaade ediyorum; fakat kurularda rızam yoktur' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  bizden biatlarımızı kabul etti. En sonunda ben şunları söyledim: 
‘Benim için daha önceleri senin çadırından kötüsü yoktu. Ben o zamanlar Allah'tan senin çadırını helak etmesini temenni ederdim. Yemin ederim ki şu andan itibaren benim için senin çadırından daha sevimli bir çadır yoktur ve ben Allah Teala'nın onu bereketli ve ömürlü kılmasını diliyorum'. Benim bu sözlerim üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  de şunları söyledi: ‘Allah'a yemin ederim ki içinizden biri beni kendi çocuğundan ve ebeveyninden daha çok sevmedikçe iman etmiş sayılmaz.'[1]
- Utbe kızı ve Ebu Süfyan'ın hanımı Hind biat etmek üzere Hz. Peygamber'e geldi. Onun ellerine bakan Hz. Peygamber (s.a.v)  
‘Git onları değiştir de gel!' dedi. Hind gitti, daha sonra ellerine kına yakmış olarak döndü. Hz. Peygamber (s.a.v)  ondan ‘Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmayacağım, hırsızlık yapmayacağım, zina etmeyeceğim!' demesini isteyince Hind
‘Hiç hür bir kadın zinaeder mi?' dedi. Hz. Peygamber (s.a.v)  
‘Evlatlarınızı fakirlik korkusuyla öldürmeyeceksiniz' buyurdu. Hind de buna 
‘Bize çocuk bıraktın mı ki onları öldürebilelim?' diye karşılık verdi. Böylece biat yapıldı. Biattan sonra Hind, Hz. Peygamber'e kollarındaki bilezikleri göstererek 
‘Bu bilezikler hakkında ne diyorsun?' diye sordu. Hz. Peygamber (s.a.v)  de 
‘Cehennemin korlarından iki kordur' buyurdular.[2]
- Hz. Peygamber, kendisine biat etmek için gelen Hind'e
‘Çalmayacaksınız, zina etmeyeceksiniz!' buyurduğunda o 
‘Hiç hür kadın zina eder mi?' diye karşılık verdi. Hz. Peygamber (s.a.v)  
‘Evlatlarınızı öldürmeyeceksiniz!' buyurdular. Hind de 
‘Biz onları öldürmeksizin büyüttük. Fakat büyüdüklerinde sen onları öldürdün' dedi.[3]
- Hind, 
‘Ben Muhammed'e biat etmek istiyorum' dedi. Bunun üzerine bir kişi kendisine 
‘Sen hani Muhammed'i inkar ediyordun' dedi. Hind de 
‘Evet, Allah'a yemin ederim ki ben daha önceleri böyleydim. Fakat ben şu mescidde bugüne kadar Allah'a layıkıyla ibadet edildiğini görmemiştim. Onlarsa dün orada bütün bir geceyi kıyamda, rükûda, secdede namaz kılarak geçirdiler' dedi. Karşısındaki ona 
‘Ey Hind, sen yaptıklarını biliyorsun (Hz. Hamza'ya yaptıklarını kastederek). Hz. Peygamber'e yanına kavminden bir kişiyi almaksızın gitme!' diye tenbihledi. Bunun üzerine Hind onun sözlerini akla yatkın buldu. Bir örtüye büründü ve yanına Hz. Ömer'i de alarak Hz. Peygamber'in yanına öylece gitti.[4]
- Hz. Peygamber, örtüye bürünerek gelmiş olan Hind'i tanıyarak ona 
‘Sen Hind misin?' diye sordu. Hind de 
‘Allah geçmişi affetsin!' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  yüzünü ondan çevirerek 
‘Kadınlar zina etmesinler!' buyurdu. Buna karşılık Hind
‘Ey Allah'ın Rasûlü! Hür bir kadın zina eder mi?' dedi. Hz. Peygamber (s.a.v)  de 
‘Hayır, Allah'a yemin ederim ki hür bir kadın zina etmez' buyurup arkasından da ‘Çocuklarını öldürmesinler!' dedi. Hind buna da
‘Sen zaten onları Bedir günü öldürdün' diye karşılık verdi. Bundan sonra Hz. Peygamber (s.a.v)  
‘İftira etmesinler ve güzel şeylerde isyan etmesinler!' dedi. Hz. Peygamber (s.a.v)  kadınların ağıt yakmalarını da yasakladı. Câhiliye devrinde kadınlar ölülerin arkasından elbiselerini yırtar, yüzlerini, gözlerini parçalayıp saçlarını keserlerdi. Azap ve helak temenni ederlerdi.[5]
- Hind'le birlikte Hz. Peygamber'in yanında bulunan bir kadın da şunları söylüyor: ‘Hz. Peygamber (s.a.v)  bizden biat aldıkları sırada bize iyi işlerde kendisine isyan etmememizi, ölülerimizin arkasından saçlarımızı yolup, yakalarımızı yırtmamamızı ve azabı temenni etmememizi de şart koşmuştu.'[6]


________________________________________
[1]Hakim II/486 (‘Buhari ve Müslim rivayet etmişlerse de sahihtir' der).
[2]Heysemi VI/37 (Ebu Ya'la'dan o da Hz. Aişe'den); Hz. Peygamber'den gelen bir başka hadiste de o sol eline bir ipek kumaş parçası sağ eline de altın alarak şöyle buyurmuştur: ‘Bu ikisi ümmetimin erkekleri için haramdır'. İbnMace'de de ‘Bunlar ümmetimin kadınları için helaldir' ibaresi vardır. Yukarıdaki hadiste Hz. Peygamber'in bilezikleri kor olark vasıflandırması yabancılara göstermeleri halinde geçerlidir.
[3]İsabe IV/425 (Buna benzer bir rivayet daha zikredilmektedir ki orada ‘Çocuklarınızı öldürmeyeceksiniz!' emrine ‘Sen bize Bedir'de çocuk bıraktın mı ki öldüreyim' karşılığı vardır).
[4]İbn Kesir, Tefsir IV/353 (İbnMendeh'den. Şa'bi'ninmürsel hadisinde şunlar da vardır: “Hind ‘Ben Ebu Süfyan'ın malından çok harcadım' der; Ebu Süfyan da ‘Benim kendi malımdan aldıklarını helal ediyorum' dedi”. Ayrıca İbn Abbas tarikiyle uzun bir hadis şeklinde de gelmektedir.
[5]İbn Kesir, Tefsir IV/353 (İbn Abbas tarikiyle. Burada Ebu Süfyan'ın ‘Malımdan harcadıklarını helal ediyorum' dediği, o zaman Hz. Peygamber'in Hind'i tanıyarak gülüp onu yanına çağırdığı ve elini tuttuğu anlatılmaktadır. Fakat en kuvvetli rivayetlere göre Hz. Peygamber (s.a.v)  ne biat sırasında ne de başka bir zaman yabancı kadınların ellerini tutmamıştır. İbn Kesir bu hadis için ‘Gariptir' der).
[6]İbn Kesir, Tefsir IV/355 (İbnEbi Hatim, Üsey b. EbiÜseyd el-Bezzar tarikiyle).
Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/246-248.

25 Mart 2022 Cuma

9. FASIL: HENÜZ BÜLUĞA ERMEMİŞ ÇOCUKLARIN BİAT ETMELERİ

 


Hz. Hasan, Hüseyin, İbn Abbas ve İbn Cafer'in Hz. Peygamber'e Biat Etmeleri

- Hz. Hasan şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.v)  benden, Hüseyin'den, İbn Abbas ve Abdullah b. Ca'fer'den küçük yaşımızda henüz sakallarımız çıkıp bulûğa ermediğimiz halde biat aldı. Fakat bizden başka da hiç bir çocuktan biat almadı.[1]



________________________________________

[1]Heysemi VI/40 (Taberani'den, o da Muhammed b. Ali b. Hüseyin'den).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/249.

24 Mart 2022 Perşembe

İbnü'zZübeyr ve İbn Cafer'in Biatta Bulunmaları

 



- Hz. Peygamber, İbnü'z-Zübeyr ve İbnCa'fer'den, onlar henüz yedi yaşlarında iken biat almıştır. Hz. Peygamber (s.a.v)  onları gördüğünde tebessüm etmiş ve ellerini uzatarak onlarla biatta bulunmuştur.[1]

- Hirmas b. Ziyad şöyle anlatıyor: Ben daha genç bir çocuktum. Hz. Peygamber'in yanına giderek elimi uzatıp ona biat etmek istedim. Fakat Hz. Peygamber (s.a.v)  benim bu biatımı kabul etmedi.[2]



________________________________________

[1]Heysemi IX/285 (Taberani, Abdullah b. ez-Zübeyr ve İbnCa'fer'den. Ayrıca burada hadisi Ebu Nuaym ve İbnAsakir'in de Urve'den rivayet ettikleri zikredilir. Ancak bunlardan birinde bu ikisi yerine Ca'fer b. Zübeyr diye geçmektedir); Müntehab V/227.

[2]Cem'ü'l-Fevavid I/14 (Nesai'den).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/249.