BİAT etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
BİAT etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Nisan 2022 Cuma

Cerir b. Abdullah'ın Dinlemek, İtaat Etmek ve Müslümanlara Nasihat Üzerine Biat Yapması

 




- Cerir (r.a.) şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber'e kendisini dinlemek ve ona itaat edip, müslümanlara nasihat etmek üzere biat ettim. Hz. Peygamber'e gidip şöyle demiştim: 

‘Sana, hoşuma giden ve gitmeyen konularda seni dinlemek ve itaat etmek üzere biat ediyorum'. Hz. Peygamber (s.a.v)  de bana şöyle sordu: 

‘Buna güç yetirebilecek misin? Sen bundan vazgeç de gücünün yetebileceği hususlarda biat et!' Bunun üzerine ben de 

‘Gücüm yettiği kadarıyla' ibaresini kullanarak tüm müslümanlaranasihatta bulunmak üzere Hz. Peygamber'e biat ettim.[1]

- Cerir b. Abdullah Hz. Peygamber'e kendisini dinlemek, ona itaat etmek ve her müslümana nasihat etmek üzere biat etmişti. Bu zat birşey sattığında veya aldığında karşısındakine ‘Bizim için senden almış olduğumuz sana verdiğimizden daha sevimlidir. İstersen ver, istemiyorsan da verme!' derdi.[2]



________________________________________

[1]Kenz I/82 (İbnCerir'den).

[2]Terğib III/237 (Ebu Davud ve Nesai'den naklen. Onlar da Cerir b. Abdullah'tan).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/242-243.

31 Mart 2022 Perşembe

Utbe b. Abd'in Hz. Peygamber'e Biatı

 

Hz. Peygamber'in de Ona “Gücüm Yettiğince de!” Buyurması

- Utbe b. Abd şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber'e kendisini dinlemek ve ona itaat etmek hususunda biat ettiğimizde o bize “Gücüm yettiği kadarıyla' şartını kullanın!” buyurmuştu.[1]

- Yine Utbe b. Abd anlatıyor: Hz. Peygamber'e yedi defa biat ettim. Beşi itaat, diğer ikisi de muhabbet üzerine idi.[2]

________________________________________

[1]Kenz I/83 (Buhari, İbn Ömer'den. Ayrıca Nesi ve İbnCerir'in de bunu mana olarak rivayet ettiği zikredilir).

[2]Kenz I/83 (Begavi, Ebu Nuaym ve İbnAsakir'den naklen).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/243.

30 Mart 2022 Çarşamba

8. FASIL: KADINLARIN BİATTA BULUNMASI

 



Ensar Hanımlarının Medine'ye Teşrif Eden Hz. Peygamber'e Biat Etmeleri

Hz. Peygamber (s.a.v)  Medine'ye teşrif ettiklerinde Ensar hanımlarının bir evde toplanmalarını emretti. Sonra onlara Hz. Ömer'i gönderdi. Hz. Ömer kapıda durarak onlara selam verdi: Kadınlar onun selamını aldılar. Ömer 

‘Ben Hz. Peygamber'in, size gönderilmiş olan elçisiyim?' dedi. Bunun üzerine kadınlar 

‘Hem Allah'ın Rasûlü'ne ve hem de onun elçisine merhabalar olsun!' dediler. Ömer onlara 

‘Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmamak, çalmamak, zina etmemek, çocuklarınızı öldürmemek, iftira etmemek ve güzel ve iyi şeylerde ona isyan etmemek hususlarında biat ediyor musunuz?' diye sordu. Onlar da 

‘Evet!' dediler. Böylece Hz. Ömer kapının dışında, onlar da içerde bulundukları halde ellerini uzattılar. Bundan sonra Hz. Ömer şunları söyledi: 

‘Ey Rabb'im! Sen şahit ol! Hz. Peygamber (s.a.v)  sizlere hayzı görmeye başlayıp bulûğa ermiş kızlarınızı bayramlarda çıkarabileceğinizi söyledi. Siz kadınların, cenazelerin arkasından gitmenizi yasakladı. Ayrıca sizin için cuma namazı da farz değildir'. Daha sonra iftiranın ve güzel, iyi işlerde isyanın manasını soran ÜmmüAtiyye'ye Hz. Ömer 

‘Bu cenazelere ağıt yakmaktır' cevabını verdi.[1]

- SelmâbintiKays şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.v)  Medine'ye geldiğinde Ensar'dan bazı kadınlarla birlikte giderek ona biat ettim. Hz. Peygamber, Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmayacağımıza, çalmayacağımıza, zina etmeyeceğimize, çocuklarımızı öldürmeyeceğimize, iftirada bulunmayacağınıza, güzel ve iyi şeylerde kendisine isyan etmeyeceğimize dair bizden söz aldı. Ayrıca bize kocalarımıza hile yapmamamızı da söyledi. Bundan sonra ona biat edip döndük. Ben o hanımlardan birisine 

‘Hz. Peygamber'e tekrar git ve ona kocalarımıza hile yapmamızdan ne kastettiğini sor!' dedim. Kadın Hz. Peygamber'den bunu sorduğunda o şöyle buyurdu: 

‘Malını ondan habersiz alıp başkalarına vermenizdir.'[2]

- Hz. Peygamber (s.a.v)  kendisine biat için gelen müslüman kadınlardan şu âyet-i kerimeye uygun olarak biat alıyordu.

‘Ey peygamber! Mü'min kadınlar sana gelerek, Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleri ve ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, iyi, güzel şeyler hususunda sana isyan etmemek şartıyla biat edip söz verirlerse, onların biatlarını kabul et ve onlar için mağfiret dile. Çünkü Allah çok bağışlayıcı ve çok esirgeyicidir.'[3]

- Hufeylebinti Ubeyd b. el-Hâris şöyle anlatıyor: Ben ve annem Karîrebinti el-Hâris, Muhacir kadınlardan bir grupla birlikte Hz. Peygamber'e giderek biatta bulunduk. Hz. Peygamber, kendisi için kurulmuş kıldan yapılma bir çadırda oturuyordu. O bizden ayette belirtildiği şekilde biat aldı (Mümtehine: 60/12). Biz bunları kabul ettiğimizi söyleyip ellerimizi ona uzattığımızda Hz. Peygamber (s.a.v)  ‘Ben kadınların ellerine dokunmam!' buyurdular. Bunun üzerine bizi bağışlamasını istedik. İşte bizim biatımız bu şekilde gerçekleşmişti.[4]

- ÜmeymebintiRukeyka şöyle anlatıyor: Bir grup kadınla birlikte Hz. Peygamber'e gidip biatta bulunduk ve şöyle dedik: 

‘Ey Allah'ın Rasûlü! Sana, Allah'a ortak koşmamak, çalmamak, zina etmemek, çocukları öldürmemek ve kimseye iftirada bulunmamak, güzel şeylerde sana isyan etmemek üzere biat ediyoruz!' Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  

‘Gücünüzün yettiği kadarıyla biat etmiş olunuz!' buyurdular. Biz de 

‘Allah ve O'nun Rasûlü (s.a.v)bizim kendimize bizden daha merhametlidirler. Ey Allah'ın Rasûlü! Uzat elini de sana biat edelim!' dedik. Hz. Peygamber (s.a.v)  

‘Ben kadınların elini tutmam. Ayrıca bir kadına söyleyeceklerimle yüz kadına söyleyeceklerim arasında da fark yoktur' buyurdular.[5]



________________________________________

[1]Heysemi VI/38 (İmam Ahmed. Ebu Ya'la ve Taberani, ÜmmüAtiyye'den); Mecma VI/38 (Ebu Davud'un çok kısa olarak rivayet ettiği zikredilir); Kenz I/81 (Hadisin Buhari tarafından da muhtasar olarak rivayet edildiğini söyler).

[2]Heysemi VI/38 (Ahmed. Ebu Ya'la ve Taberani'den naklen). Selma bintiKays, Beni Adiyy b. Neccar kabilesine mensup bir kadın olup Hz. Peygamber'in de teyzesidir. Selma, Hz. Peygamber'in arkasında her iki kıbleye yönelerek namaz kılmıştır.

[3]Mümtehine: 60/12; İbn Kesir IV/353 (İmam Ahmed, AişebintiKudame'den).

[4]Heysemi VI/39 (Taberani'nin el-Kebir'inden. Heysemi burada şöyle der: ”Bu hadisin ravileri arasında bulunan Musa b. Ubeyde zayıftır').

[5]İsabe IV/240 (İmam Malik'ten İbnHibban'ın tashihiyle. Ayrıca Tirmizi ve başkalarının da muhtasar olarak rivayet ettikleri kaydedilir)

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/244-245.

29 Mart 2022 Salı

UmeymebintiRukeyka'nın İslâm Üzerine Biat Etmesi

 



- UmeymebintiRukeyka Hz. Peygamber'e giderek ‘Sana, Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmayacağıma, hırsızlık yapmayacağıma, zina etmeyeceğime, çocuğumu öldürmeyeceğime, kimseye iftira atmayacağıma, ölülerin arkasından ağıt yakmayacağıma, câhiliye döneminde olduğu gibi açık-saçık gezmeyeceğime dair biat ediyorum' dedi.[1]



________________________________________

[1]Mecma VI/37 (Taberani'den. Hadis Abdullah b. Amr'dan gelmektedir); İbn Kesir IV/352 (Nesai, İmam Ahmed, İbnMace ve Tirmizi'nin de rivayet ettiği zikredilir).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/245-246.

28 Mart 2022 Pazartesi

FâtımâbintiUtbe'nin Hz. Peygamber'e Biatta Bulunması

 



- Utbe b. Rabîa'nın kızı Fâtımâ Hz. Peygamber'e gelerek biat etti. Hz. Peygamber (s.a.v)  MümtehineSûresi'nin 12. âyetindeki şartlar üzerine ondan biat aldı. O utandığından elini başının üzerine koydu. Onun bu durumu Hz. Peygamber'i hayrete düşürdü. Hz. Âişe ona 

‘Ey kadın! Hz. Peygamber'in dediklerini aynen tekrar et! Allah'a yemin ederim ki biz de ona bu şartlar altında biat ettik' dedi. Bunun üzerine Fâtımâ

‘Öyle ise evet!' diyerek ayetteki hükümleri tekrarlayarak Hz. Peygamber'e biat etti.[1]



________________________________________

[1]Mecma VI/37 (Ahmed ve Bezzar'dan naklen).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/246.

Hâyil'in Kızı Azze'nin Hz. Peygamber'e Biat Etmesi

 



- Hâyil kızı Azze şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber'e giderek ona biat ettim. O da zina etmemek, hırsızlık yapmamak, gizli veya açık çocuklarımı diri diri toprağa gömmemek ve onları öldürmemek şartlarıyla benden biat aldı. Açıkça gömülme olayını biliyordum. Fakat gizli olarak gömmenin ne olduğunu anlayamadım. Bunu Hz. Peygamber (s.a.v)  de açıklamadığı gibi ben de gidip kendisinden sormadım. Fakat bana öyle geliyor ki bu bile bile çocuğunu düşürmek demektir. Bunun için de Allah'a yemin ederim ki hiç bir zaman çocuğumu düşürmeye çalışmayacağım.[1]



________________________________________

[1]Heysemi VI/39 (Taberani bunu Esvat'ında Ata b. Mes'ud el-Ka'bi'den rivayet etmiştir).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/246.

26 Mart 2022 Cumartesi

Utbe'nin Kızı Fâtımâ ile Kızkardeşi ve Ebu Süfyan'ın Hanımı Hind'in Biat Etmeleri


- Utbe kızı Fâtımâ şöyle anlatıyor: Kardeşim Ebu Huzeyfe beni ve kızkardeşimHind'i biat etmemiz için Hz. Peygamber'e götürdü. Hz. Peygamber (s.a.v)  bu biatta bize bazı şartlar koştu ve bizden söz aldı. Ben Hz. Peygamber'e şöyle dedim: 
‘Ey amcam oğlu! Sen kavminin kadınlarında zina etmek, hırsızlık yapmak ve iftira etmek gibi çirkin şeylere hiç rastladın mı ki bize bunları şart koşuyorsun?' Bunun üzerine kardeşim Ebu Huzeyfe 
‘Sus ve Hz. Peygamber'e biat et. Çünkü Hz. Peygamber'e bu şartlar dâhilinde biat yapılır!' dedi. Daha sonra kızkardeşimHind
‘Hırsızlık yapmamak hususunda sana söz veremem. Çünkü ben kocamın malından çalıyorum' deyince Hz. Peygamber (s.a.v)  onun biatını kabul etmekten vazgeçti ve Hind'in kocası Ebu Süfyan'a haber göndererek ondan helallik istetti. Ebu Süfyan da 
‘Yaş mallar için kendisine müsaade ediyorum; fakat kurularda rızam yoktur' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  bizden biatlarımızı kabul etti. En sonunda ben şunları söyledim: 
‘Benim için daha önceleri senin çadırından kötüsü yoktu. Ben o zamanlar Allah'tan senin çadırını helak etmesini temenni ederdim. Yemin ederim ki şu andan itibaren benim için senin çadırından daha sevimli bir çadır yoktur ve ben Allah Teala'nın onu bereketli ve ömürlü kılmasını diliyorum'. Benim bu sözlerim üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  de şunları söyledi: ‘Allah'a yemin ederim ki içinizden biri beni kendi çocuğundan ve ebeveyninden daha çok sevmedikçe iman etmiş sayılmaz.'[1]
- Utbe kızı ve Ebu Süfyan'ın hanımı Hind biat etmek üzere Hz. Peygamber'e geldi. Onun ellerine bakan Hz. Peygamber (s.a.v)  
‘Git onları değiştir de gel!' dedi. Hind gitti, daha sonra ellerine kına yakmış olarak döndü. Hz. Peygamber (s.a.v)  ondan ‘Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmayacağım, hırsızlık yapmayacağım, zina etmeyeceğim!' demesini isteyince Hind
‘Hiç hür bir kadın zinaeder mi?' dedi. Hz. Peygamber (s.a.v)  
‘Evlatlarınızı fakirlik korkusuyla öldürmeyeceksiniz' buyurdu. Hind de buna 
‘Bize çocuk bıraktın mı ki onları öldürebilelim?' diye karşılık verdi. Böylece biat yapıldı. Biattan sonra Hind, Hz. Peygamber'e kollarındaki bilezikleri göstererek 
‘Bu bilezikler hakkında ne diyorsun?' diye sordu. Hz. Peygamber (s.a.v)  de 
‘Cehennemin korlarından iki kordur' buyurdular.[2]
- Hz. Peygamber, kendisine biat etmek için gelen Hind'e
‘Çalmayacaksınız, zina etmeyeceksiniz!' buyurduğunda o 
‘Hiç hür kadın zina eder mi?' diye karşılık verdi. Hz. Peygamber (s.a.v)  
‘Evlatlarınızı öldürmeyeceksiniz!' buyurdular. Hind de 
‘Biz onları öldürmeksizin büyüttük. Fakat büyüdüklerinde sen onları öldürdün' dedi.[3]
- Hind, 
‘Ben Muhammed'e biat etmek istiyorum' dedi. Bunun üzerine bir kişi kendisine 
‘Sen hani Muhammed'i inkar ediyordun' dedi. Hind de 
‘Evet, Allah'a yemin ederim ki ben daha önceleri böyleydim. Fakat ben şu mescidde bugüne kadar Allah'a layıkıyla ibadet edildiğini görmemiştim. Onlarsa dün orada bütün bir geceyi kıyamda, rükûda, secdede namaz kılarak geçirdiler' dedi. Karşısındaki ona 
‘Ey Hind, sen yaptıklarını biliyorsun (Hz. Hamza'ya yaptıklarını kastederek). Hz. Peygamber'e yanına kavminden bir kişiyi almaksızın gitme!' diye tenbihledi. Bunun üzerine Hind onun sözlerini akla yatkın buldu. Bir örtüye büründü ve yanına Hz. Ömer'i de alarak Hz. Peygamber'in yanına öylece gitti.[4]
- Hz. Peygamber, örtüye bürünerek gelmiş olan Hind'i tanıyarak ona 
‘Sen Hind misin?' diye sordu. Hind de 
‘Allah geçmişi affetsin!' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.v)  yüzünü ondan çevirerek 
‘Kadınlar zina etmesinler!' buyurdu. Buna karşılık Hind
‘Ey Allah'ın Rasûlü! Hür bir kadın zina eder mi?' dedi. Hz. Peygamber (s.a.v)  de 
‘Hayır, Allah'a yemin ederim ki hür bir kadın zina etmez' buyurup arkasından da ‘Çocuklarını öldürmesinler!' dedi. Hind buna da
‘Sen zaten onları Bedir günü öldürdün' diye karşılık verdi. Bundan sonra Hz. Peygamber (s.a.v)  
‘İftira etmesinler ve güzel şeylerde isyan etmesinler!' dedi. Hz. Peygamber (s.a.v)  kadınların ağıt yakmalarını da yasakladı. Câhiliye devrinde kadınlar ölülerin arkasından elbiselerini yırtar, yüzlerini, gözlerini parçalayıp saçlarını keserlerdi. Azap ve helak temenni ederlerdi.[5]
- Hind'le birlikte Hz. Peygamber'in yanında bulunan bir kadın da şunları söylüyor: ‘Hz. Peygamber (s.a.v)  bizden biat aldıkları sırada bize iyi işlerde kendisine isyan etmememizi, ölülerimizin arkasından saçlarımızı yolup, yakalarımızı yırtmamamızı ve azabı temenni etmememizi de şart koşmuştu.'[6]


________________________________________
[1]Hakim II/486 (‘Buhari ve Müslim rivayet etmişlerse de sahihtir' der).
[2]Heysemi VI/37 (Ebu Ya'la'dan o da Hz. Aişe'den); Hz. Peygamber'den gelen bir başka hadiste de o sol eline bir ipek kumaş parçası sağ eline de altın alarak şöyle buyurmuştur: ‘Bu ikisi ümmetimin erkekleri için haramdır'. İbnMace'de de ‘Bunlar ümmetimin kadınları için helaldir' ibaresi vardır. Yukarıdaki hadiste Hz. Peygamber'in bilezikleri kor olark vasıflandırması yabancılara göstermeleri halinde geçerlidir.
[3]İsabe IV/425 (Buna benzer bir rivayet daha zikredilmektedir ki orada ‘Çocuklarınızı öldürmeyeceksiniz!' emrine ‘Sen bize Bedir'de çocuk bıraktın mı ki öldüreyim' karşılığı vardır).
[4]İbn Kesir, Tefsir IV/353 (İbnMendeh'den. Şa'bi'ninmürsel hadisinde şunlar da vardır: “Hind ‘Ben Ebu Süfyan'ın malından çok harcadım' der; Ebu Süfyan da ‘Benim kendi malımdan aldıklarını helal ediyorum' dedi”. Ayrıca İbn Abbas tarikiyle uzun bir hadis şeklinde de gelmektedir.
[5]İbn Kesir, Tefsir IV/353 (İbn Abbas tarikiyle. Burada Ebu Süfyan'ın ‘Malımdan harcadıklarını helal ediyorum' dediği, o zaman Hz. Peygamber'in Hind'i tanıyarak gülüp onu yanına çağırdığı ve elini tuttuğu anlatılmaktadır. Fakat en kuvvetli rivayetlere göre Hz. Peygamber (s.a.v)  ne biat sırasında ne de başka bir zaman yabancı kadınların ellerini tutmamıştır. İbn Kesir bu hadis için ‘Gariptir' der).
[6]İbn Kesir, Tefsir IV/355 (İbnEbi Hatim, Üsey b. EbiÜseyd el-Bezzar tarikiyle).
Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/246-248.

25 Mart 2022 Cuma

9. FASIL: HENÜZ BÜLUĞA ERMEMİŞ ÇOCUKLARIN BİAT ETMELERİ

 


Hz. Hasan, Hüseyin, İbn Abbas ve İbn Cafer'in Hz. Peygamber'e Biat Etmeleri

- Hz. Hasan şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.v)  benden, Hüseyin'den, İbn Abbas ve Abdullah b. Ca'fer'den küçük yaşımızda henüz sakallarımız çıkıp bulûğa ermediğimiz halde biat aldı. Fakat bizden başka da hiç bir çocuktan biat almadı.[1]



________________________________________

[1]Heysemi VI/40 (Taberani'den, o da Muhammed b. Ali b. Hüseyin'den).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/249.

24 Mart 2022 Perşembe

İbnü'zZübeyr ve İbn Cafer'in Biatta Bulunmaları

 



- Hz. Peygamber, İbnü'z-Zübeyr ve İbnCa'fer'den, onlar henüz yedi yaşlarında iken biat almıştır. Hz. Peygamber (s.a.v)  onları gördüğünde tebessüm etmiş ve ellerini uzatarak onlarla biatta bulunmuştur.[1]

- Hirmas b. Ziyad şöyle anlatıyor: Ben daha genç bir çocuktum. Hz. Peygamber'in yanına giderek elimi uzatıp ona biat etmek istedim. Fakat Hz. Peygamber (s.a.v)  benim bu biatımı kabul etmedi.[2]



________________________________________

[1]Heysemi IX/285 (Taberani, Abdullah b. ez-Zübeyr ve İbnCa'fer'den. Ayrıca burada hadisi Ebu Nuaym ve İbnAsakir'in de Urve'den rivayet ettikleri zikredilir. Ancak bunlardan birinde bu ikisi yerine Ca'fer b. Zübeyr diye geçmektedir); Müntehab V/227.

[2]Cem'ü'l-Fevavid I/14 (Nesai'den).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/249.

23 Mart 2022 Çarşamba

10. FASIL: SAHABELERİN HULEFÂ-İ RÂŞİDÎN'E BİATTA BULUNMALARI

 



Sahabelerin Hz. Ebubekir'in Elinden Tutarak Ona Biat Etmeleri

- Hz. Peygamber'le yapılan biat Allah'ın Fetih Sûresi 10. ayetini indirdiği sırada gerçekleşmişti. Hz. Peygamber (s.a.v)  halktan Allah adına itaat ve Allah'ın yoluna uyma üzerine biat almıştı. Hz. Ebubekir'in biatı da şu şekilde gerçekleşti: Halife seçildiğinde o kalkarak ‘Bana, Allah'a itaat ettiğim sürece itaat edeceksiniz!' demiş ve halktan biat almıştı. Hz. Ömer'in ve ondan sonra gelen râşit halifelerin biatı ise aynen Hz. Peygamber'in biatı gibiydi.[1]

- Hz. Peygamber'in vefatından sonra halkın Ebubekir'e yaptıkları biatı seyrettim. Bir grup halk geliyor; Hz. Ebubekir onlara 

‘Allah'a itaat etmek, O'nun kitabına ve sonra da emire uymak hususunda bana biat ediyor musunuz?' diyor; halk da 

‘Evet!' diyorlardı. Bu şekilde de biat gerçekleşmiş oluyordu. Ben bu suretle orada bir saat kadar durdum. Bu biatın alındığı sırada ben ergin bir kişiydim. Halkın nasıl biat etmekte olduğunu öğrendim. Sonra sıra bana geldiğinde hiç bir şey teklif edilmeksizin 

‘Ben Allah'a ve kitabına, sonra da emire itaat etmek üzere sana biat ediyorum' dedim. Hz. Ebubekir beni tepeden tırnağa şöyle bir süzdükten sonra başını eğdi. Benim bu yaptığımın onun çok hoşuna gittiğini anlamıştım.[2]

- Hz. Ebubekir Şam cephesine gönderdiği askerlerden düşmana vurmak ve taun üzerine biat alıyordu.[3]



________________________________________

[1]İsabe III/458 (İbn Şahin'in Sahabe'sinden, o da İbrahim el-Münteşir'den).

[2]Beyhaki VIII/146 (İbnü'l-Afif'ten).

[3]Kenz II/323 (Müsedded, Ebu's-Sefer'den).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/250.

22 Mart 2022 Salı

Sahabelerin Hz. Ömer'e Biat Etmeleri

 



- Enes şöyle anlatıyor: Medine'ye vardığımda Hz. Ebubekir'in vefat edip Hz. Ömer'in de halife seçilmiş olduğunu öğrendim. Hz. Ömer'e, 

‘Senden önceki arkadaşına, onu dinlemek ve gücüm yettiği kadarıyla kendisine itaat etmek hususlarında biat etmiştim. Uzat elini de aynı hususlar üzerine sana da biat edeyim' dedim.[1]

- Umeyr b. Atiyye el-Leysî şöyle anlatıyor ‘Allah seni yüceltsin! Elini uzat da Allah'ın ve Rasûlü'nün sünneti üzerine sana biat edeyim' dedim. Bunun üzerine gülerek elini uzattı ve 

‘Bu sizinle bizim atamızda ortak bir haktır' dedi.[2]



________________________________________

[1]Kenz I/81 (İbnSa'd, İbnEbiŞeybe ve Tayalisi'den).

[2]Kenz I/81 ((İbnSa'd'dan. Ayrıca Abdullah b. Hakim (r.a.)'ın şöyle söylediği de rivayet edilir: ‘Ben Hz. Ömer'e dinlemek ve itaat etmek üzere şu ellerimle biat ettim').

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/250.

21 Mart 2022 Pazartesi

Müslüman Olan İranlılardan gelen Bir Heyetin Hz. Osman'a Biat Etmesi

 



Müslüman olan Farslılardan bir heyet Hz. Osman'a geldi. Bu heyet Hz. Osman'a Allah'a hiç bir şeyi ortak koşmayacaklarına, namazı kılacaklarına, zekatı verip orucu tutacaklarına ve mecûsîlerin bayramını terkedeceklerine dair biatta bulundular.[1]



________________________________________

[1]Kenz I/81 (İmam Ahmed, Sünne'de Selim Ebu Amir'den).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/251.

20 Mart 2022 Pazar

Müslümanların Halife Seçilen Hz. Osman'a Biat Etmeleri

 



- Hz. Ömer'in halife seçimini kendilerine bıraktığı altı kişilik grup bir araya gelerek istişârede bulundular. Bunlardan Abdurrahman b. Avf ‘Ben bu hususta sizinle yarışa girecek değilim; yani halifelik falan istemiyorum. Eğer isterseniz içinizden birini halife seçebilirim' dedi. Bunun üzerine diğer beş kişi bu hususta Abdurrahman b. Avf'a yetki verdiler. Bundan sonra halk Abdurrahman'ın yanına gidip gelmeye ve ondan bilgi almaya başladılar. Halktan hiç kimse bu şûra üyelerini rahatsız etmiyor; sadece sabahları Abdurrahman'a koşup gece yapılan toplantı hakkında ondan bilgi ediniyorlardı. Bu durum Hz. Osman'a biat ettiğimiz gecenin sabahına kadar böyle devam etti. O gece henüz uyumuştum ki kapı vuruldu. Kalktım, kapıyı açtım. Gelen Abdurrahman'dı. Bana, ‘Bakıyorum sen uyumuşsun. Allah'a yemin ederim ki ben bu gece bir dakika olsun uyumuş değilim. Git de bana Zübeyr ve Sa'd'ı çağır!' dedi. Gidip onları çağırdım. Abdurrahman onlarla konuştu. Sonra bana seslenerek ‘Git, bana Ali'yi çağır!' dedi. Hz. Ali geldi; Abdurrahman onunla şafak sökünceye dek konuştu. Sonra Hz. Ali kalktı ve gitti. Abdurrahman'ın Hz. Ali hakkında bazı korkuları vardı; çünkü Hz. Ali halifeliğe çok hevesli görünüyordu. Bundan sonra Abdurrahman ‘Bana Osman'ı çağır!' dedi. Gidip Osman'ı da çağırdım. Müezzin sabah ezanını okuyuncaya kadar da onunla konuştu. Sabah namazını kılan halk Hz. Peygamber'in mescidinde, minberin yanında toplandı. Abdurrahman b. Avf o sırada Medine'de bulunan diğer Ensar ve Muhacirleri de çağırttı. Ayrıca ordu kumandanlarını da oraya getirtti. Bunların hepsi o sene Hz. Ömer'le birlikte haccetmek için gelmişlerdi. Herkesin toplandığına kanaat getiren Abdurrahman şehâdet getirerek şunları söyledi: ‘Ey Ali! Ben halkın nabzını yokladım. Gördüm ki hiç kimse seni Osman'a tercih etmiyor. Sakın darılayım deme!' Bundan sonra kalktı ve Hz. Osman'ın elinden tutarak şöyle dedi: ‘Allah'ın ve Rasûlü'nün ve ondan sonra gelen iki halifenin sünneti üzerine sana biat ediyorum!' Onun bu şekildeki biatından sonra Muhaciriyle, Ensarıyla, ordu kumandanlarıyla tüm müslümanlar da kalkarak Hz. Osman'a biat ettiler.[1]



________________________________________

[1] Buhari (Misver b. Mahreme'den); Beyhaki VIII/147 (Benzerini rivayet etmektedir).

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/251-252.

  

 

BİAT