SAYFALAR

14 Temmuz 2022 Perşembe

19. FASIL: MİKDAD B. ESVED'LE İKİ ARKADAŞININ AÇ KALMASI

 


- Mikdad b. Esved şöyle anlatıyor: Ben ve iki arkadaşım nerdeyse kulaklarımız ve gözlerimizi kaybedecektik. Bizi yanlarına almayı Rasûlullah'ın ashabına teklif ediyorduk. Fakat kimse bizi kabul etmiyordu. Nihayet Rasûlullah (a.s.m) bizi yanına aldı. Hz. Peygamber'in üç keçisi vardı. Onları sağarlardı. Peygamber (s.a.v) o sütü aramızda taksim ediyordu. Biz Peygamber'in payını bırakıyorduk. Peygamber (s.a.v) geliyor, uykuda olanı uyandırmayacak, uyanık olanın ise işitebileceği şekilde selam veriyordu. Şeytan bir gün bana şu vesveseyi verdi:

“Sen Rasûlullah'ın payına düşen sütü de içsen olmaz mı? Hz. Peygamber (s.a.v) nasılsa ensara gider, onlar da kendisine ikramda bulunurlar”. Böylece o sütü içinceye kadar bu vesvese benden gitmedi. Sütü içtikten sonra ise pişman oldum. Ben ne yaptım, Hz. Peygamber (s.a.v) gelecek, sütünü bulamayınca da benim aleyhimde beddua edecek ve ben helak olacağım, diye düşündüm. İki arkadaşım ise paylarına düşeni içtiler ve uyudular. Benim ise uykum gelmiyordu. Sırtımda bir abam vardı. Başıma doğru çektiğimde ayaklarım, ayaklarıma çektiğimde ise başım dışarda kalıyordu. Hz. Peygamber (s.a.v) daha önceki gibi eve geldi. Allah'ın dilediği kadar namaz kıldı. Sonra sütüne baktı. Onu göremeyince elini kaldırdı. Ben

‘İşte Rasûlullah (a.s.m) benim aleyhimde şu anda beddua edecek ve ben helak olacağım' diye düşündüm. Fakat gördüm ki Hz. Peygamber (s.a.v)

“Ey Allah'ım! Kim bana yedirirse ona yedir. Kim bana içirirse ona içir” şeklinde dua ediyordu. Hemen bıçağı aldım, abamı sırtıma attım. O keçilere gittim.

“Hangisi daha semiz ise onu Rasûlullah'a keseyim” dedim. Baktım ki hepsinin memeleri süt dolu, kesmekten vazgeçtim. Her zamanki kabı alıp doluncaya kadar keçiyi sağdım. Sonra Rasûlullah'a götürdüm. Peygamber (s.a.v) sütü içti. Sonra bana verdi, ben içtim. Sonra yere düşecek kadar güldüm. Hz. Peygamber (s.a.v)

“Ey Mikdad! Bu senin kötülüklerinden birisidir” dedi ve başladım, yaptıklarımı Rasûlullah'a söylemeye, Hz. Peygamber (s.a.v)

“Bu, Allah'tan bir rahmettir. Keşke sen iki arkadaşını da uyandırsaydın. Onlar da bu sütten içseydi” buyurdu. Ben de

“Seni hak ile, Peygamber (s.a.v) olarak gönderen Allah'a yemin ederim, sen bu sütü içtikten ve ben de senin artığını içtikten sonra bu sütten kim mahrum olmuşsa o beni ilgilendirmez” dedim.[1]

- Mikdad b. Esved şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.v) bizi onar kişilik gruplara ayırdı. Yani her haneye on kişi verdi. Ben Rasûlullah'ın da içinde bulunduğu on kişi arasındaydım. Bizim bir tek koyunumuz vardı, onun sütünü paylaşıyorduk.[2]

________________________________________

[1] Ebu Nuaym, Hilye, I/173

[2] Hilye, I/174

Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/304.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yaptığınız için teşekkürler