- Hz. Osman şöyle anlatır: “Teyzem Abdulmuttalib'in kızı Erva'yı ziyarete gitmiştim. Bu esnada Rasûl-ü Ekrem (a.s.m)halasının evine geldi. Ben durmadan Rasûlullah'a bakıyordum. O gün Rasûlullah'ın durumundan bir şeyler meydana çıkmıştı. Hz. Peygamber (s.a.v) bana yönelerek dedi ki:
“Ey Osman! Sana ne oluyor? Niçin bana öyle bakıyorsun?”
“Sana hayret ediyorum. Bizim içimizdeki durumundan da, senin aleyhinde söylenenlerden de!” dedim. Rasûl-ü Ekrem (a.s.m)bana “Lâilâheillallah de!” dedi. (Allah biliyor ya, bu sözü Rasûlullah'tan dinlediğim zaman tüylerim diken diken oldu). Sonra Rasûlullah (a.s.m) devam etti: “Göklerde sizin rızkınız ve size va'd edilen vardır. Göklerin ve arzın rabbine yemin olsun ki kesinlikle o sizin konuştuğunuz gibi haktır” (Zariyat: 51/22-23). Rasûlullah (a.s.m) bunları söyledikten sonra çıktı. Ben de onun arkasından çıktım, ona yetiştim ve müslüman oldum.[1]
[1] Medayini, (Amr b. Osman'dan); İstiab, 4/225
Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/52.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yaptığınız için teşekkürler