SAYFALAR

17 Eylül 2020 Perşembe

Mus'ab b. Umeyr'in Sa'd b. Muaz'ı İslâm'a Davet Etmesi ve Onun da Müslüman Olması

 



Sonra Üseyd mızrağını alıp Sa'd'ın kavminin yanına gitti. Onlar hâlâ bıraktığı yerde duruyorlardı. Sa'd b. Muaz onun geldiğini görünce yanındakilere 

‘Allah'a and içerim ki o buradan ayrıldığından daha farklı bir yüzle geliyor!' dedi. Üseyd onların yanına geldiğinde Sa'd ona, 

‘Ne yaptın?' diye sordu. Üseyd şöyle cevap verdi: 

‘Ben o iki kişiyle konuştum ve onlardan bir zarar da görmedim. Onlara bir daha bize gelmemelerini söyledim. Onlar da ‘İstediğini yaparız!' dediler. Fakat duyduğuma göre Benî Hâris kabilesi Es'ad bin Zürâre'yi öldürmek üzere yola çıkmışlar. Onlar Es'ad'ın senin halanın oğlu olduğunu biliyorlar ve maksatları da seni tahkir etmektir'. (Bu cümleden anlaşılıyor ki İslâm'ın lehinde insan hilafi hakikati söyleyebilir).

Bu duruma öfkelenen Sa'd b. Muaz ayağa fırlayarak mızrağını kaptı ve 

‘Ey Üseyd! Sen sana verilen görevi hakkıyla yerine getiremedin!' dedi ve sonra Es'ad ile Mus'ab'ın yanına gitti. Onların sakin bir şekilde oturduklarını görünce Üseyd'in o sözleri kendisini tahrik etmek için söylemiş olduğunu anladı. Yanlarına vardı ve onlara sövüp saymaya başladı. Sonra Es'ad b. Zürâre'ye 

‘Ey Ebâ Ümâme, andolsun, eğer sen benim akrabam olmasaydın bunu yapamazdın. Niye yurdumuza gelip de hoşumuza gitmeyen şeyler yapıyorsun?' dedi. Es'ad, Mus'ab'a şöyle dedi: 

‘Ey Mus'ab! Sana, arkasında bulunan kavmin efendisi, önderi geldi. Eğer o da sana tâbi olacak olursa onlardan iki kişi bile kalmaksızın kavmin hepsi tâbi olur'. Bunun üzerine Mus'ab 

‘Yanımıza oturup da sözlerimizi dinlemek lütfunda bulunur musun? Eğer hoşuna giden birşey olursa kabul edersin, şayet hoşuna gitmeyecek birşey olursa biz de konuşmayı bırakırız' dedi. Bu sözleri işiten Sa'd 

‘Sen insaflı bir söz söyledin' dedikten sonra mızrağını yere saplayarak yanlarına çöktü. Mus'ab ona da İslâm'ı arzetti, Kur'an okudu. Musab. Ukbe'ye göre o Sa'd'a Zuhruf sûresinin baş tarafını okumuştur. Es'ad ile Mus'ab onun halini şöyle tasvir ederler: 

‘O daha müslüman olacağını söylemeden biz onun yüzünde İslâm'ı görmeye başladık. Çünkü yüzü pırıl pırıl parlıyordu ve yumuşamıştı'. Sonra Sa'd onlara 

‘Siz müslüman olmak, bu dine girmek istediğinizde ne yapıyorsunuz?' diye sordu. Onlar 

‘Yıkanacaksın. Boy abdesti alacak, her iki elbiseni de temizleyeceksin. Şehâdet getirecek ve sonra iki rekât namaz kılacaksın!' dediler. O da kalktı, bunları yaptı. Sonra mızrağını alarak kavminin ve Üseyd b. Hudayr'ın bulunduğu yere döndü. [1]


[1] Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, sf : 1/175.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yaptığınız için teşekkürler